2023’e 10 Yıl Kala Babayiğitler (2)
25 Mart 2013
Ekonomi Bakanımız Sayın Zafer Çağlayan’ın önümüzdeki 10 yıllık süreçte yıllık %6,5 büyüme hedefi olacağını, buna Amerikan Dolarının yıllık bazda %2 lik değer kaybını da ilave ettiğimizde Türkiye’nin yıllık bazda %8,63 GSYH artış olacağı bununda Türkiye’nin 2022 yılında 1.8 Trilyon Dolar GSYH’ya ulaşmakta olduğu bunu Ekonomi ve İş Araştırmaları Merkezi (CEBR) hesabı 1,75 Trilyon Dolar ile karşılaştırdığımızda yapılan hesabın hemen hemen örtüştüğü görülmektedir. Her iki hesaplamayı da 2023 yılında götürdüğümüzde Sayın Bakanımızın hesabı ile 1.95 Trilyon Dolar GSYH ulaşacağımız. Ekonomi ve İş Araştırmaları Merkezi (CEBR)’in hesabı ile 1,9 Trilyon Dolara ulaşılacaktır. Bu sonuca göre bugünkü dinamiklerimizle 2023 yılında ancak ilk 16 ekonomi içinde yer almış olacağımız ön görülmektedir.
Merhum 8.Cumhurbaşkanımız Turgut Özal’ın Başbakanlığı sırasında ülkemizi getirdiği 15.sıradaki yerimize de bugünkü hedeflerle tekrar ulaşmamızın pek mümkün olmadığı da maalesef görülmektedir.
Ülke Ekonomilerinin; GSYH’nın büyüklüğünün yanı sıra “Kalkınmaları” ve “Gelişmişlikleri” de önemlidir. Ekonomi Büyüdüğünde, Gelir ve Refah Artar, Geliri ve Refahı Artan Bir Ekonomide de Yaşam Standartlarının Artması, Eğitimin Kalitesinin Yükselmesi de Mümkün Olur.
Toplumun GSYH gibi maddi kaynaklarının yanı sıra; eğitim kalitesi, yaşam kalitesi, kültür düzeyi, hukukun saygınlığı gibi maddi olmayan serveti de gelişmişlik derecesi açısından önemlidir. Bu konuda da 2 Rapor öne çıkmaktadır.
Birincisi Birleşmiş Milletler Teşkilatı tarafından hazırlanan “İnsani Gelişmişlik Raporu” ile Türkiye yüksek bir GSYH’sı ile dünyada 227 ülke arasında 17’nci sırada, Orta düzeyde kişi başına gelir düzeyine sahip ülke olarak dünyada 227 ülke arasında 86’ncı sırada ve İnsani gelişmişlik endeksinde göre de 187 ülke arasında 92’nci sırada ile ortalarda yer almaktadır.
İkincisi Dünya Ekonomik Forumu tarafından hazırlanan “Küresel Rekabet Rapor”unda da 33 kriterle ele alınarak 142 ülke için sıralama yapılmaktadır. Her kriter için yapılan sıralamada ilk 34 ülke içinde yer alındığında o kriter için ülkenin Gelişmiş olduğunu göstermektedir. Ayrıca ülkeler genel değerlendirmesinde Türkiye en iyiden aşağı doğru sıralandığında 70. sıra ile gelişmiş olarak ilk 34 ülke kabul edildiğinden, gelişmişliğe 36 sıra uzakta olduğumuz görülmektedir.
33 kriter içinde yer alan 5 kriterle Yerel Rekabetin Yoğunluğunda, Tekel Karşıtı Politikalar Etkinliği, Bankaların Sağlamlılığı, Altyapının Sağlamlığı, İşi Başlamak İçin Gerekli İşlem Sayısı ile Gelişmiş olduğumuz. Kalan 28 kriterle de Gelişmişliğimizi Sağlayamadığımız, performansımızın en düşük olduğu alanlar ise Kadının İş Gücüne Katılımı, Verginin Etkinliği, Fikri ve Mülki Haklar, Matematik ve Fen Eğitimin Kalitesi ve Polisin Güvenliği gelmektedir.
2023 Hedeflerinde odaklanılması gereken temel konular; Sosyal Sermayenin ve İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi, Sürdürülebilir büyüme İçin Ekonomik Koşulların Sağlanması, Toplum Yönetiminde Etkinliğin Arttırılması, Dış İlişkilerde Fırsat ve Risklerin İyi Hesaplanmış olmalıdır.
Sosyal ve siyasal boyutuyla küreselleşme, dünyanın çeşitli noktalarında birbirinden habersiz yaşayan insanları ve toplulukları yakınlaştırmış, onların birbirlerinden haberdarlık düzeylerini arttırmıştır. Bilgiye eskisine göre daha kolay ulaşım sağlanmış olmakla demokrasi ve yönetim anlayışına ilişkin yeni kavramlar da ele alınmaktadır.
Yönetimler; saydamlık, bilgi paylaşımında açıklık, hesap verebilirlik gibi unsurlar açısından sorgulanmaya ve değerlendirilmeye başlanmıştır. Yurttaşlar ile kamu yönetimi arasındaki ilişkiler günümüzde yeniden şekillenerek “YÖNETİM” anlayışında yönetenlerle yönetilenler arasındaki “Karşılıklı Etkileşim” anlamını oluşturmakta ve Türkçede yerini Yönetişim (yöneten ile yönetilen birlikte) olarak bulmaktadır. Yönetişim; toplumların, faaliyetlerini yönetmek amacıyla kullandıkları politik, ekonomik ve yönetsel iradeyi oluşturmaktadır. Yurttaşların, grupların ve toplulukların; ortaklaşa karar alma ve uygulamada, çıkarlarını dile getirmede, yükümlülüklerini karşılamada ve çatışma noktalarının çözümünde kullandıkları mekanizmaları, süreçleri ve kurumları kapsamaktadır.
Eskiden olduğu gibi tek tip bir anlayış ve tüm ülkelerin bu anlayış çerçevesinde bir araya getiren bir yapıdan çok Yeni Yönetişim anlayışında; Küreselleşen dünyada Devlet, Özel Sektör, Sivil Toplum Örgütleri ve Bireylerin yer aldığı; Toplum yerine Bireyin, Merkez yerine Yerelin daha fazla önem kazandığı bir sisteme doğru geçiş yaşanmaktadır.
Ülkemizde Yeni Yönetişim anlayışında Sivil Toplum Örgütleri arasında öne çıkan Türkiye Kalite Derneği, Cumhuriyetimizin 100. yılında sürdürülebilir kalkınma yaklaşımı çerçevesinde ülkemizi çağdaş yaşam düzeyine ulaştırmak amacı ile, Türkiye'nin tüm bölgelerinde mükemmellik kültürünü içselleştirmiş, rekabetçi kurum ve kuruluşlar yaratılmasına katkıda bulunan bir kuruluş olarak güvenilir olmak, insana saygı, sürekli iyileştirme ve gönüllük değerlerini ilke edinerek 1990 yıllında Sanayici ve Akademisyenler tarafından kurulmuş bir sivil toplum örgütü olarak kurulmuş. 1998 yılında Ulusal Kalite Hareketini başlatan KalDer’in ana faaliyetleri arasında; Ulusal Kalite Ödülü, Kalite ve Yönetim Alanındaki Eğitimleri, Kalite Kongresi ve Kamu Kalite Sempozyumu, Kıyaslama Çalışmaları ve Türkiye Müşteri Memnuniyeti Endeksi Çalışması bulunmaktadır.
Yeni Yönetişim anlayışına Kamu Kuruluşu olarak en güzel örnek ise İGDAŞ, Türkiye’nin 27. Büyük şirketi, 5 Milyar TL bütçesi, 2000 çalışanı ile tüm işlemlerini OnLine yaparak 5 milyon aboneye, 15 bin kilometreye yaklaşan altyapı şebekesiyle İstanbul’un yüzde 98’ine doğalgazı ulaştırmaktadır. Kuruldukları dönemde doğalgazla ilgili tüm malzemeleri ve eğitim hizmetlerini yurt dışından temim ederken bugün Kuruma ait Doğalgaz Eğitim Merkezleri ile yurt içinden ve yurtdışı ülkelerden gelenlere Doğal Gaz Eğitimleri vermekte, Tedarikçileri ile işbirliği yaparak tüm tesisat malzemelerinin üretimini ülkemizde yaptırmakta ve bu üretilen malzemeleri de aynı zamanda yurt dışına da satmaktadırlar. Bugün Kurumsal risk analizini yapmış, gelecek projelerini geliştiren ve bugünden 30 sene sonrası için tüm hazırlıklarını yaparak İstanbul’u, “Dünyanın Havası En Temiz Kentler” listesinde, üçüncü sıraya taşıyan İGDAŞ; Ulusal Kalite Hareketi içinde yer alarak Türkiye Kalite Derneği ile birlikte EFQM (Avrupa Kalite Yön. Vakfı) Mükemmellik Modeli ile Verimliliği esas alarak Kurum içi kalitede mükemmellik çalışmalarına 2008 yılında başlamış. 8 ana hedef koymuş. Bunların en başında da müşteri memnuniyeti gelmekte kilit performans göstergesi ile yapılan tüm işlemlerin hedefleri konulmuş. İGDAŞ’a ulaşan bir ihbarı İstanbul’un neresinde olursa olsun 13 dakika içinde değerlendirip oraya ulaşıp sorunu çözmek için çalıştığı ve bu zamanlamanın takibini 44 ayrı kriterle de müşteri memnuniyetini sürekli ölçerek takip eden İGDAŞ, KALDER tarafından “Ulusal Kalite Başarı Ödülü” layık görülerek kurum olarak ortaya koyduğu yönetim uygulamalarıyla ve hizmet anlayışıyla da kalite yolculuğunda önemli başarılara imza atmış. Ödül sürecinde toplam 124 kişilik uzman bir kadro çalışarak, kurumlarının yönetsel yeterlilikleri ile ürün ve hizmetlerini sunmada ulaştıkları kalite ve mükemmellik düzeyini değerlendirilmiş. Yapmış oldukları çalışma ile Ulusal Kalite Ödülleri değerlendirilmesinde aday olan kurumlara kalite uygulamalarında referans olma niteliği taşıyarak 2. yılında da Büyük Ödülü taşımaya layık görülen bir kamu kuruluşu olarak haklı gururu yaşamaktadırlar.
Dünyada gelişmiş ilk 10 ülke arasında içinde yer alabilmemiz için tütekici beklentileri doğrultusunda Uçak, Otomotiv, Savunma Sanayileri, Sağlık, İletişim ve Bilgi Teknolojilerinde Verimlilik ve İnnovasyon esaslarına göre çalışmalar yapılması gerekmektedir.
Sayın Başbakanımız da 2023 hedefleri içinde otomobil üretecek bir BABAYİĞİT arıyorum demişti. Bu düşünceden hareketle Cumhuriyetimizin 100 yılında Modern Türkiye için yola çıkan ve Yeni Yönetişim anlayışı çercevesinde Sivil Toplum Örgütü olarak YÖN alan Türkiye Kalite Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sayın A.Hamdi DOĞAN ile Kamu Sektöründe faaliyet gösteren İGDAŞ’ı müşteri memnuniyetini esas alarak hizmet kalitesini en üst noktaya taşıtarak YÖN alan Genel Müdürü Sayın Bilal ASLAN “2023’e 10 yıl kala Yön Almış BABAYİĞİTLERİMİZDİR”’.
Bilgin AKBAL / Elektrik Yük. Müh.